Dünyanın dört bir yanında koronavirüs salgını ile ilgili ölümler arttıkça endişe daha da büyüyor. Peki koronavirüsle ilgili kulaktan kulağa yayılan bilgilerin ne kadarı doğru? İşte korona ile ilgili doğru sanılan yanlışlar…
Yaygın şekilde kullanılan cerrahi maskeler sağlıklı kişiyi korumak için değil, hasta kişinin virüs yaymasını önlemek için faydalıdır. Bu tür maskeler tam koruma sağlamaz.
Grip virüsü taşıyan 1 kişi, ortalama 1.3 sağlıklı kişiye virüs bulaştırma potansiyeli taşıyor. Bu rakam, COVID-19’da 2.2’ye çıkıyor.
Hayır, değil. Koronavirüs, geniş bir virüs ailesinin genel adı. COVID-19 bazı nezle virüsleri ile aynı aileden. Ancak nezle ilk olarak insanda ortaya çıkmış bir tür. COVID-19 ise yarasa genetiğine göre evrimleşip, insana geçecek şekilde mutasyona uğramış bir virüs.
Virologlar, bir virüsün yapay mı doğal mı olduğunu kolaylıkla anlayabiliyor. Bilim dünyası COVID-19’un hayvanlarda ortaya çıkıp insana geçtiği konusunda hemfikir.
Hayır. COVID-19’a yakalananların yüzde 80’inden fazlası hastalığı hafif şekilde atlatıyor. Hastaların yüzde 12’si ciddi, yüzde 4’ü ağır belirtiler gösteriyor, yüzde 2-3.4’ü ölüyor.
COVID-19 tüm insanlara yani çocuklara da bulaşır. Ancak çalışmalar, çocukların hastalığı yetişkinlere göre daha kolay atlattığını gösteriyor.
Hayır. COVID-19, grip ve nezleyle karıştırılabilecek çok çeşitli belirtiler gösterir. Yüksek ateş, öksürük, nefes almada zorluk gibi yaygın ortak belirtiler olsa da hastalık başlangıçta hiç belirti göstermeyebilir.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre bulaşmaz. Araştırmalar, COVID-19’un zarf ve kutu yüzeylerinde uzun süre yaşamadığını gösteriyor.
Hayır. Bir restoranda COVID-19 olma olasılığı o restoranda hangi ülkenin yemekleri yapıldığına değil, restoranın hangi ülkede olduğuna bağlı.
Kedi ve köpeklerin bir insandan COVID-19 kapması ve hastalığı başka bir insana taşıması olasılığı sıfıra yakın. Ancak bir masa veya kapı kolunda olduğu gibi hasta kişinin dokunduğu hayvanların üzerinde virüs bir süreliğine kalabilir.
3 bin 800 ölüm azmı? Çin’in Vuhan kentinde 12 Aralık’ta ortaya çıkan COVID-19 virüsüne yakalanan yaklaşık 109 bin kişiden bugüne kadar 3 bin 800’ü öldü, 61 bini iyileşti. Bu yaklaşık yüzde 3.4’lük bir ölüm oranına karşılık geliyor.
Gelişmiş ülkelerde bu oran yüzde 2’ye düşebilirken, sağlık sisteminin çöktüğü Vuhan’da bir dönem yüzde 9’a kadar çıkmıştı. 7.5 milyar insanın yaşadığı dünya genelinde, 3 bin 800 ölümün korkutucu olmadığını, benzer ölümlerin her yıl gripten olduğunu savunanlar da bulunuyor.
Bilim insanları ise yüz milyonlarca insanın karantinaya alınması ve yüz milyarlarca dolara mal olan uygulamalara karşın COVID-19’dan ölüm oranının hâlâ gribe göre en az 20 kat fazla olduğunun altını çiziyor.
Uzmanlar, gribin aşısı olduğunu vurgulayarak, aşısı olmayan COVID-19’un insanlık için çok daha büyük bir tehlike taşıdığına dikkat çekiyor. Aşı çalışmaları hızla devam etse de aşının bulunacağı kesin değil. On yıllardır süren çalışmalara rağmen birçok farklı virüsün aşısı hiç bulunamadı.
CNNTÜRK
Son yorumlar